Ayağa kalkınca gerçekleşen tansiyon düşüşü (ortostatik hipotansiyon)

Ortostatik hipotansiyonu olan kişiler yatar veya oturur pozisyondan ayağa kalktıklarında tansiyon ani bir şekilde düşer. Baş dönmesi, halsizlik ve bayılma gibi sonuçları olabilir. Nedenine ve şiddetine bağlı olarak çeşitli tedavi seçenekleri düşünülebilir.

Bir bakışta

  • Ortostatik hipotansiyon ayağa kalkıldığında meydana gelen ani bir tansiyon düşüklüğüdür.
  • Bu özel düşük tansiyon formu genellikle yaşlı insanlarda görülür.
  • İlaçların yan etkileri veya Parkinson, demans veya şeker hastalığı gibi uzun yıllardır devam eden bir hastalığa eşlik eden bir etki olabilir.
  • Ancak bazen ortostatik hipotansiyonun nedenleri belirsizliğini korur.
  • Ayağa yavaş bir şekilde kalkmak veya destek çorapları giymek gibi bazı önlemlerle kan basıncı stabilize edilebilir.
  • Semptomlar özellikle şiddetliyse, ilaçların faydası olur.

Not: Bu yazıdaki bilgiler bir doktor muayenesinin yerini tutamaz ve kişinin kendi kendine teşhis yapabilmesi veya tedavi etmesi için kullanılmamalıdır.

Başı dönen bir kadın koltuğa yaslanıyor.

Ortostatik hipotansiyon nedir?

Ortostatik hipotansiyon, düşük tansiyonun (hipotansiyon) yatar veya oturur pozisyondan ayağa kalktıktan hemen sonra tansiyonun şiddetli bir şekilde düştüğü belirli bir formudur. Ortostaz dik vücut pozisyonunu belirtmek için kullanılan terimdir.

Ortostatik hipotansiyon ayağa kalktıktan kısa süre sonra meydana gelen ani tansiyon düşüşünü belirtir.

Ayağa kalkıldığında tansiyon düşerse tipik olarak baş dönmesi, görme bozuklukları, halsizlik ve bazen bayılma meydana gelir. Oturmak veya yatmak bu semptomları hızlı bir şekilde hafifletir ve bilincin kaybedilmesini önler.

Ayağa kalkınca gerçekleşen tansiyon düşüşü tek seferlik olabilir veya sürekli yeniden meydana gelebilir, yani kronik olabilir. 

Genellikle ortostatik hipotansiyon 65 yaş üstü insanlarda görülür. Bu kişilerin çoğunlukla daha çok hastalığı bulunur ve çok sayıda farklı ilaç kullanırlar. Bu durumda tansiyon düşüşü bir yan etki olabilir. Bazen daha önceden mevcut olan bazı hastalıklar da bu düşük tansiyon formuna yol açabilir.

Sıklıkla basit önlemler baş dönmesini ve diğer semptomları hafifletmeye yardımcı olmaktadır. Doktorlar ayrıca ilaç da kullanabilirler. 

Ortostatik hipotansiyonun semptomları nelerdir?

Ortostatik hipotansiyonu olanlar oturur veya yatar pozisyondan ayağa kalktıktan 30 dakika sonrasına kadar baş dönmesi yaşayabilirler, halsizlik hissederler veya bayılırlar.

Yaşlı insanlarda genellikle ayrıca yemekten sonra 15 ila 90 dakikaya kadar ani bir tansiyon düşüşü meydana gelebilir (postprandiyal hipotansiyon).

Ortostatik hipotansiyonu olan kişiler yeniden oturduklarında veya yattıklarında ise daha iyi hissedebilirler. 

Görülebilecek diğer semptomlar görme bozuklukları, nadiren baş veya göğüs ağrılarıdır. 

Ortostatik hipotansiyonun nedenleri nelerdir?

Ortostatik hipotansiyonda kan basıncının düzenlenmesinde, ayağa kalkıldığında tansiyonun aniden düşmesine yol açan bir bozukluk söz konusudur.

Sonuçta aynı etkiyi doğuran çeşitli nedenleri vardır: Ayağa kalkıldığında kan basıncı yer çekiminin etkisiyle çok hızlı bir şekilde alt gövdeye doğru hareket eder; bunun sonucunda da vücudun üst yarısı ve beyin kanla yeterince beslenmez. 

Bu düşük tansiyon formu önceden mevcut olan çeşitli hastalıklar kapsamında sıklıkla görülmektedir. 

Ortostatik hipotansiyon önceden mevcut olan bazı hastalıkların bir sonucu veya ilaçların bir yan etkisi olabilir.

Kronik yani tekrarlayan form genellikle aşağıdakilerle bağlantılı olarak görülür:

Depresyon veya yüksek tansiyon ilaçlarının uzun yıllar boyunca kullanılması durumunda da yan etki olarak ortostatik hipotansiyon görülebilir. 

Ayrıca, alkol ve uyuşturucu kullanımı da ayağa kalktıktan sonra tansiyonun düşmesine neden olabilir. 

Ortostatik hipotansiyon nasıl seyreder?

Bazı insanlarda ortostatik hipotansiyon yalnızca bir süre görülür, yani bu kişiler yalnızca az sayıda baş dönmesi ve baygınlık nöbetleri geçirirler. 

Başka insanlar ayağa kalktıktan sonra tansiyonun düşmesi sonucunda tekrar tekrar bayılırlar, buna bağlı olarak da düşebilir ve yaralanabilirler.

Bu tür olayların sık sık meydana gelmesi yalnızca ciddi fiziksel bozukluklara yol açmaz, kaza riski de artar.

Ortostatik hipotansiyon nasıl teşhis edilir?

Aile hekiminin muayenehanesi ortostatik hipotansiyon emareleri belirdiğinde gidilecek ilk yerdir.

Doktor tipik semptomları ve hastalık geçmişini sorar. Genellikle tansiyon ve nabız ölçümü, yatar ve oturur pozisyonda ve ayağa kalktıktan hemen sonra ve yaklaşık bir dakika sonra yapılır.

Ayrıca uzman doktorlar tarafından bir eğik masa testi de gerçekleştirilebilir: Burada kan basıncı kontrollü koşullar altında değerlendirilir. Tetkik için, hasta özel bir masaya yatırılarak bağlanır. Test masası kişi ayakta durur pozisyona gelene kadar yavaşça eğilir. Bu sırada kısa aralıklarla tansiyon ve nabız ölçümü yapılır. 

Ortostatik hipotansiyon nasıl tedavi edilir?

Ortostatik hipotansiyona ilaçlar neden oluyorsa, preparatların değiştirilmesi işe yarayabilir. 

Bazı önlemlerle baş dönmesi ve bayılma nöbetleri de etkin şekilde önlenebilir. Bunlar şunları içerir:

  • Özellikle sabahları yavaşça ve aşamalı olarak ayağa kalkmak
  • Ayağa kalmadan önce yapılan özel egzersizler, örneğin baldır kaslarını germek ve gevşetmek
  • Sıcak havada fiziksel efordan kaçınmak
  • Destek çorapları giymek
  • Yeterli sıvı almak
  • Özellikle de tansiyon düşmesi yemek yemekle bağlantılı olarak meydana geliyorsa, patates, beyaz ekmek ve kabuğu soyulmamış pirinç gibi karbonhidrat açısından zengin gıdaların tüketimini azaltmak

Şikayetler çok zorlayıcıysa ve belirtilen önlemlerin yardımı dokunmuyorsa ki bu nadir görülen bir durumdur, bir ilaç tedavisi düşünülebilir. 

Şikayetleri azaltabilecek ilaçlar arasında örneğin fludrokortizon bulunur. Bu, su ve tuz dengesini düzenleyen ve böylece kan basıncını stabilize eden bir etken maddedir. Yan etkileri olarak örneğin su tutulması (ödem), kilo alma, baş ağrıları ve mide-bağırsak ülserleri görülebilir. 

Institut für Qualität und Wirtschaftlichkeit im Gesundheitswesen (Sağlık Hizmetlerinde Kalite ve Verimlilik Enstitüsü) (IQWiG) ile birlikte hazırlanmıştır.

Tarih:
Bu yazıyı faydalı buldunuz mu?